URLA'YA 5 BİN KİŞİLİK FESTİVAL ÇIKARMASI

D&R’ın Urla’da ilk defa düzenlediği kitap festivalinde 4 gün boyunca Ayşe Kulin’den Kürşat Başar’a, İclal Aydın’dan İlber Ortaylı’ya farklı konularda 9 yazarın söyleşi ve imza seremonisi, bir heykel sergisi ve…

BABAR MEDYA GURUBU

Kültür, sanat ve eğlenceyi tek çatı altında birleştiren D&R’ın bu yıl ilk defa düzenlediği “D&R Urladam Kitap Festivali” gördüğü yoğun ilgiyle sona erdi. İzmir’in yeni kültür sanat merkezi Urladam’da gerçekleşen festivale Ayşe Kulin, İlber Ortaylı, İclal Aydın, Ercan Kesal, Kürşat Başar, Beyhan Budak, Murat Menteş, Gaye Boralıoğlu ve Alper Canıgüz konuk yazar olarak katıldılar. Festival boyunca ünlü heykeltıraş Ozan Ünal’ın en nadide eserlerinden seçilen parçalar sergilenirken, her akşam en sevilen Yeşilçam filmleri de yıldızlar altındaki açık hava sahnesinde izlendi. Urladam’ın büyüleyici manzarası eşliğinde sanatseverlere her gün farklı bir müzik ziyafeti de sunan festival, Kürşat Başar’ın muhteşem konseriyle tamamlandı.

D&R Urladam Kitap Festivali’nden akılda kalanlar…

Ayşe Kulin: “Kitabınızı sinemaya uyarlansın diye vermek, kızınızı kocaya vermeye benzer”

Birçok aşk romanının yazarı Ayşe Kulin, kitaplarının sahneye veya beyaz perdeye uyarlanması hakkında, “Yılların tecrübesiyle şunu söyleyebilirim ki, bir kitabınızı tiyatro veya sinemaya uyarlansın diye vermek, kızınızı kocaya vermeye benzer. Demek istediğim, artık o sizin elinizden çıkmış, başka birinin kontrolüne girmiştir. Dolayısıyla artık siz müdahale edemezsiniz. Çünkü sinema dili, tiyatro dili ve hatta roman dili farklıdır. Dolayısıyla o kitap benim için çok kıymetliyse ve değişeceğini tahmin ediyorsam vermem, verdiysem de adaptasyon sürecine asla müdahale etmem.” dedi.

İclal Aydın: “Bir yemeği tarif etmek okuru bir sofraya davet etmektir benim için”

“Edebiyat ve Yemek Üzerine” konulu söyleşide sofra ve edebiyatın birleştirici gücüne değinen İclal Aydın, “Yemek yemeyi seviyorum. Yazmayı seviyorum. Anlatmayı seviyorum. Ve görüyorum ki ne zaman bir kitaba bir yemekten bahsederek girsem, okur bir anda olayın içine adapte oluyor. Yani bir yemeği tarif etmek aslında okuru bir sofraya davet etmektir benim için. Bir sofrada olmak bizleri birleştiriyor.” sözleriyle düşüncelerini aktardı.

Ercan Kesal: “Nasipse Günce” yakında raflarda…

Urladam’ın Kurucusu oyuncu ve yazar Ercan Kesal ise gerçekleştirdiği keyifli söyleşide, “Kitaplarla tanışınca, okumaya başlayınca, bu gerçekliğin dışında başka bir gerçekliğin de mümkün olabileceğini fark ettim. Yaşadığımız hayatın dışında başka bir hayat var. Ben başka bir hayatı yeniden inşa edebilirdim bunu fark ettim. Kişinin kendini test etmesi, kendisinden memnun olması meselesi çok önemli. Kendimi ve sınırlarımı merak ediyorum. Kendimle karşılaştığım anlar var hayatımda. Kimi zaman çok üzüldüğüm anlar. Herkesten beklediğim ama kendimden hiç beklemediğim şeyler yapmışım. “Nasipse Adayız” kitabım böyle bir şey mesela. Ama o kitabı yazmaktan ya da oynamaktan da imtina etmedim. Bu yüzden ne kadar çok acımasızca ya da korkusuzca cesaretle kendinizle uğraşırsanız ödülü daha düşük oluyor. İnsan öleceğini bilerek yaşayan tek canlı. Öleceğimizi bilerek ama bunu unutarak yaşamak zorundayız. Öyle bir yolculuk. Bu yolculukta sağlam şeyleri fark edip onları tekrar korumak, onları büyütmek çok kıymetli. “Nasipse Günce” diye bir güncem var. Henüz kitaplaşmadı ama dosyası duruyor. Her gün yazıyorum” dedi.